Rumuz: Komando Yunus
Sana ısınamadım diyor, sebebini söylemiyor.
Ben 21 yaşında bir gencim, Ankara’da askerlik yapmaktayım… Yazılarınızı elimden geldiği kadar okuyorum herkese yardımcı oluyorsunuz… ben bir kızı seviyorum yaklaşık 1 yıl oldu tanışalı ve o benim ilk kız arkadaşım… Onu çok seviyorum ama o bana “sana ısınamıyorum “ diyor ama onsuz her anım acı veriyor, ben askerlik bittikten sonra onunla evlenmek istiyorum. Onsuz olmak beni çok üzüyor.. Bugüne kadar mutlu olması için elimden geleni yaptım dağıtım iznimde 7 gün yanında oldum sadece mutlu olması için. 3 ay öncede babası öldü ve ben askerde olduğum halde yine de elimden geleni yaptım… üzülmesini hiç istemiyorum… ona defalarca sevdiğimi söyledim… o da biliyor sevgimi ama nedense ısınamıyorum, diyor ne yapacağımı bilmiyorum… geceleri uyuyamıyorum.. ona nedenini sordum… bilmiyorum diyor..Ben onun her sorurunu paylaşmak istedim, hiçbir zaman anlatmad..ı Oysa onun sorunlarını kendi sorunum gibi kabul edip, yardımcı olmak istiyorum. Ben 19 yaşına kadar hiçbir kızla çıkmadım abla, onun benim için ilk ve son olmasını istiyorum Lütfen bana yardımcı olursan mutlu olurum askerde çok yalnızım…
İşte bütün sorun burada şu son cümlende oğlum…Askerde kendini çok yalnız hissediyorsun, ki bu çok doğal…bu yüzden bu kıza bütün benliğinle bağlanmışsın. Belki aranızda çok ciddi, çok önemli bir şey de olmamış ama sanırım, sen onu bu yalnızlık içinde çok önemsemiş, gözünde çok büyütmüş ve hayatının aşkı haline getirmişsin. Bu durum biraz da reddedilmekten kaynaklanıyor bence.
Bu genç kızın gönlü bir başkasında da olabilir. O da sevdiğine kavuşamamanın acısını yaşıyor olabilir…Sana söylemek istemediği belki de budur. Ya da kanı sana ısınmamıştır, gerçekten…olamaz mı?
Biraz uzak durmayı dene…eskisi gibi arama, sorma…senin yokluğunu hissetsin bir…bazen kızlar, aşırı ilgi karşısında, uzak durmaktan hoşlanabilirler…
****
Rumuz: Şaşkın Aşık
Aşk her şeyi affeder mi?
Güzin abla.ben 28 yaşında iyi bir kariyer yapmış ve işimde yükselmekte olan bir bayanım.bu yaşıma kadar hayatı dilediğim gibi yaşadım ve ailemden hep destek gördüm.Mutlu bir yaşamım vardı.bir sene önce tanıdığım ve yıldırım aşkı diyebileceğim biri ile çok mutlu, rüya gibi diye tabir edebileceğim bir ilişkim vardı.ailem dostlarım çevrem herkes bu ilişkiden haberdar ve memnunlardı. Onu gerçekten hatta hala çok seviyorum. Evliliği düşünüyorduk. kendisini bana işletmeci olarak tanıttı. maddi durumu da çok iyiydi hiç şüphelenmedim. Meğerse ünlü bir mafya babasının oğluymuş. Bunu tesadüfen kardeşinden öğrendim. Gerçi sürekli telefonla değişik insanlarla konuşuyor bir yerlere gidip geliyordu ama benim hiç aklıma gelmedi. Şimdi ondan ayrıyım. Ama onu çok özlüyor, çok seviyorum. onunla bu konu hakkında da hiç konuşamadım. Şu anda telefonlarına çıkmıyorum. Aileme de neden bitirdiğimi anlatamıyorum. o geceleri kapıma geliyor, iş çıkışlarında beni bekliyor, ama ben onu dinlemiyorum. Ne yapmalıyım? Sizce aşk her şeyi affeder mi? Onu hayatıma tekrar sokmakla kendimi ve geleceğimi ateşe atmış olur muyum?
Durumun elbette ki çok ilginç…çok da kritik…Ancak kafamı kurcalayan bir şey var…bu gencin mafya babasının oğlu olduğunu nereden çıkardın? Bundan emin misin? Bana öyle geliyor ki, bunu sana söyleyen ya ilişkinizi kıskanmış…ya da abartmış…ya da çocukça bir şaka yapmış.
Eğer bu genç adam, dediğin gibi biri olsaydı, seni asla bırakmaz, seni bu kadar istediğine göre peşine adamlarını koyup,seni kaçırmaya ya da en azından beraberliğinizin devamı için zorlamaya kalkışırdı. Sen bir mafya babasının oğluna “ hayır” diyebileceğini mi düşünüyorsun?
Bence onu karşına alıp, bu duyduklarını anlatmalısın…onunla bu konuyu mutlaka konuşmalısın. Babasının ve kendisinin işini öğrenmeli, bunları araştırmalı, ondan sonra bu tür korkulara kendini kaptırmalısın.****
Rumuz: Azat
Evliliğimiz boş yere mi yıkıldı diye düşünüyorum…
Kolay gelsin abla, "anneniz için üzüldüm Allah rahmet eylesin" hayat bu her şey biz canlılar için ama biz insanlar için de vicdanımızın rahatlığı önemli olan. bu annemiz olsun eşimiz yada çocuklarımız olsun onlara elimizden geleni yapmak en zor günlerinde yanlarında olmak bizim görevimiz ve kişiliğimizin göstergesidir diye düşünüyorum.
Size yazmak istediğim konu da vicdanla ilgili ben 2 yıl önce üniversiteden. kız arkadaşımla evlendim. Kısa bir süre sonra o benden ayrıldı. tabi ki ayrılıkta iki taraf ta suçludur diye düşünüyorum. Onun suçu çok bencil ve sorumsuz bir insandı ve ailesi de onu destekledi ve evlendikten sonra evimi basıp kızlarını eşyalarını alıp bana saldırıp gittiler. bir daha da onları görmedim. benim suçum, ben evlendikten sonra hiç evliliğimi kurtarayım diye çaba sarf etmedim çünkü benim için ta evlendiğimiz gün her şey bitmişti. Ama şimdi yaşadığımız o güzel günlere bakıyorum o kadar safça sevmiştim ki onu nasıl değer verirdim arkadaşlığımız dönemlerinde ama o zaman ailesi yoktu tabi ki. Ama o bana yalan söyledi ailesinin beni sevmediğini söylemedi(beni sevmemelerinin sebebi hem kürt olmam hem de kızlarını bir akrabalarına vermeyi planlıyorlarmış) sonradan öğrendim bunları.
Şimdi vicdanım sızlıyor benim her zaman söylediğim bir söz var hiç kimse kötü insan değildir. Mutlaka onu kötülüğe iten bri şeyler olmuştur. Keşke ben eşimle konuşsaydım belki o da düzelir ailesini dinlemez yuvamızı yıkmazdı belki sorumluluğu almasını bencilliğini yenmesini öğrenirdi. Biz hemen boşanmayı seçtik aslında ben bu konuda biraz daha sakindim ama o davayı açtı ve acele etti. Ben belki sevgilisi vardır evlenecek diye düşünmüştüm. o da evlenmemiş bense ilk aşkımdı bir daha o saf sevgiyi yakalamadım o yüzden evlenmeyi düşünmüyorum. Ablacığım sorum şu acaba o değişir miydi düzelir miydi ilişkimizi sürdürebilir miydik?/ Buradan tüm evlilere sesleniyorum bitirmeden önce düşünsünler hiçbir şey çaresiz değil her şey zamanla düzelebilir. Ama bunu anlatamadım ben ona..
Sevgili oğlum, evet bence de biraz acele etmişsiniz...daha doğrusu kızlarını sana zoraki vermiş o aile biraz acele etmiş; senden ayrılması için.Ama madem, o da ailesine uymuş, “ben kocamı seviyorum, ayrılmak istemem”. dememiş...o zaman yapabileceğin bir şey yok artık.
Belki zaman içinde ikiniz de birbirinize karşı daha uyumlu olmayı öğrenebilirdiniz ama, sen de hiç bir adım atmamışsın...ona sorumluluklarını öğretmek için çaba göstermemişsin.
Dediğin gibi iki tarafta da kabahat varmış...bu yüzden kendini üzme. İstersen bir süre bekle... ona ulaşabilirsen, ulaş...karşılıklı bir konuşun... seninle görüşmek isterse, görüşürsünüz...ona düşüncelerini söylersin...evliliğinize yazık olduğunu anlatırsın...
sende hala gönlü varsa, gelir. Yoksa artık onu anılarına gömmekten başka çare yok...kendini boş yere üzüp durmazsın...
sevgilerimle....
****
Rumuz: Şef
Kızların bir spor ayakkabı markasına, bir jöleye, bir küpeye tav olduğunu biliyor musunuz?
Sevgili Güzin abla birçok kalbi yaralıların ve bazen ilişkilerdeki garipliklerin ve de bu zaman ki garipleşen aşk ilişkilerin doktoru oldunuz. Hayat tecrübesi az ve sağlıklı düşünemeyen ve para ve aile sevgisine doymayan özelliklede kızların sevgiyi nerede aradıklarını görseniz inanın şaşırırsınız. Zaten bunları biliyorsunuz.Özellikle genç yaştaki kızlar mantıksız aşklarla herkesi şaşırtarak bir ilke imza atıyorlar.
Ülkedeki aşırı göçten ve Amerika’dan Buğday ithal eden ülkemizin ekonomik şartlarından aile yapısı bozulmaktadır.Bu da en çok genç aile bireylerini etkilemekte.Üretmeyen bir toplum ancak kendini sindirerek lüks yaşantı takıntısıyla sürekli tüketen bir toplum olur. Annemin zamanında hiç olmazsa her şey dengi dengineydi.
Şimdiki kızların çoğunda evleneceği erkeğin kendine uygun olup olmadığı, ailelerin uyuşup uyuşmadığı hiç önemli olmadığı gibi ailelerini karşılarına alabiliyorlar..Annemin zamanında kızlar için evleneceği kişinin üniversite mezunu olması, ekonomik yönden iyi ve bağımsız olması kariyer hiç önemli değil(miş).Artık yakışıklılıkta önemsiz kaldı Güzin abla.Kızların erkeklerde aradığı incir çekirdeğini doldurmayacak özellikler.Günümüzde bir spor ayakkabı markasına,bir jöleye,bir küpeye tav olan kızlardan ne bekleyebiliriz ki.Çıtanın düştüğü bir gerçek.Özellikle ülkede insan davranışları gerçekten öyle mantıksızca değişiyor ki etrafta parkta, bahçede, aşkı saygısız bir şekilde yaşayanlara da saygı duyamıyorum.
Yaşadığım olaya gelince ,uzaktan akraba olan bir kız vardı.Tam hayallerimdeki gibiydi. Çok iyi anlaşıyorduk…Ailemi ve benim geleceğimi biliyorlardı. Kısacası annem kıza talip olduğumuzu söyledi. 8 ay sonra ben ileriye dönük teklifi yaptım, ailesi ile detaylı görüştüm. Her şey çok güzeldi, sudan bahaneler yaratılmadı. Ama sorun kızın çok uzun olmasına dayanıyordu(Ben 1.73’üm) ve defteri kapatmak zorunda kaldım.İnsan ümitsiz de yaşayamıyor.
Üniversitede okuyan bir genç olarak şu bir gerçek ki, insan ilk dış görünüşten beğeniyor.Daha sonra konuşma ve davranışlarıyla zekaya önem veriyor ve daha sonra karşıdaki kızın duygularını okumaksa tam bir problem.Güvenilir bir kişi olarak karşıdakine güven vermek ise yine ayrı bir problem...Birçok kişi reddedilme korkusundan duygularını açmaktan endişe ediyor.
Güzin abla bu gönül işleri o kadar zor ki.Üniversiteyi iyi bir şekilde bitirmek için kalp yalnızlığını göze aldım.Askerliği de aradan çıkardıktan sonra bir çaresine bakacağız.Tabi geleneksel olarak her şey erkeklerden beklendiği için bize çok iş düşüyor. Hiç tanımadığın bir kızla tanışıp ileriye dönük arkadaşlık kurmak o kadar zor geliyor ki.
Sevgili Güzin abla sana içimi döktüğüm için rahatladım dertler paylaşıldıkça hafifliyor.Başarılarınızın devamını diliyorum.Saygılarımla....
Sevgili oğlum, güzel ve içten mektubun pek çok gerçeği dile getiriyor... sana hak vermemek elde değil.
Gerçekten bugün kızlar, karşılarındaki gençte abuk sabuk özelliklere önem veriyor, aslolanı, gerekli olanı kaçırıyorlar... Ama erkekler de pek farklı değil…Senin gibi aklı başında, dürüst ve eğitimli bir gencin, böyle aptalca bir bahaneyle geri çevrilmesi çok saçma...peki kızın boyu 1.80 miydi?
Bu dış görünüş merakı, bu aşırı lüks merakı insanların ne kadar yüzeyselleştiğini gösteriyor işte...
ilişkiler, sevgi aşk meşk hepsi yüzeysel artık... maddiyat artı, gösteriş, artı yüzeysellik işte insanoğlunun son zamanlardaki göstergesi...
Bilmem ama bir yerlerde elbette birtakım insanlar var yine de, kıyıda köşede kalmış olsalar da... bu saçmalıkların da zamanı geçecek, insanların akıllarının başlarına gelmesi için savaş gibi, kıtlık gibi, doğal afetler gibi büyük acılar yaşamak mı gerekli ?
Örneğin şu cip merakına deli oluyorum...bilmem ne diyorsun? koskocaman dev gibi arabalar, daracık istanbul sokaklarında fink atıyorlar....içinden de kafasında plastik bir saç tokasıyla, saçlarını tepesinde toplamış bir karış boyunda, sünepe bir kız çıkıyor bu bilmem kaç milyarlık vergilerle alınmış arabadan....
Oğlum, Allah hepimize kolaylık versin, ne diyeyim... bir gün belki bir yerlerde ruh eşini bulursun...bu nedenle e-mail adresini yayınlıyorum.
****
Rumuz: Papatya
Sevdiğim bana hiç yakışmıyordu, bu yüzden bıraktım.
Sevgili ablacığım. ben 18 yaşında lise öğrencisi bir genç kızım. Bir buçuk ay önce sevgilimden ayrıldım. Aslında onu hala çok seviyorum. Hep onu düşünüyorum, birlikte geçirdiğimiz günleri hayal ediyorum. Yanımda olmasını öyle çok istiyorum ki. O çok iyi yürekli bir insan ve beni çok seviyor. Ayrılmamız onu çok üzdü, yıkıldı. Tekrar başlamak istedi ama ben kabul etmedim. Şimdi madem seviyorsun neden böyle bir şey yaptın dediğini duyar gibiyim…. Ben çevresi tarafından beğenilen bir kızım. Kendimi de güzel bulurum. Kendime bakmak benim için çok önemlidir. Karşı cinsten de bunu beklerim. Temizliğin yanı sıra şık olmalı, günümüzde kendisine yakışanı, moda olanı giymeli, kullanmalı diye düşünürüm. Eski erkek arkadaşım işte bu konuda iyi değildi. Temiz bir insandı fakat kıyafetlerine önem göstermez, benim yanımda çok kaba kalırdı. İlk önceleri bunu fark etmedim. Fakat onu tanıştırdığım bir kız arkadaşım, nasıl böyle biriyle çıkarsın, birbirinize hiç yakışmıyorsunuz, dedi. Onu arkadaşlarımla ve ailemle tanıştırmaya çekiniyordum. Aslında tek sorun onun giyim tarzı. Çevrenin tepkisi beni öyle bunalttı ki ondan ayrıldım. Ama onu çok özlüyorum. Ablacığım şimdi ben ne yapacağım. bana yardımcı olursan, değerli tavsiyelerini dinlemekten çok memnun olacağım.
Kızım bu tür düşünceleri senin kafana belli ki o kız arkadaşın sokmuş...sen kişiliksiz biri misin ki, onun etkisinde kalmışsın?..bu zamanda giyim kuşam çok mu önemli Allah’ını seversen, gençler artık bir Blue Jean, bir kazak, bir sweet shirt giyip çıkıyorlar ortaya... eskiden en kelli felli adamlar olarak bildiğimiz bazı meslek sahipleri, iş adamları bile görmüyor musun artık kazak mont giyiyorlar...gençler pantolonun üzerine gömleklerini indiriyorlar...hatta moda bu artık. Öyle gömlek kravat mı kaldı?...senin de takıldığın şeye bak...eğer bu genç pek çok açıdan sana uyuyorsa, seni her açıdan mutlu ediyorsa, giyiminin kuşamının ne alakası var...ben bu yaşta eşimin tüm giysilerini alırım, bir yere giderken ne giyeceğini hazırlar, yatağın üzerine koyar, gideceğimiz yere öyle gideriz...erkeklerin pek azı öyle şık giyinmeye, üzerine başına dikkat etmeye meraklıdır...Bunu yapanlar da çapkın ve kadın kız meraklısı kendine çok önem veren erkeklerdir. Hatta bencil ve kendini beğenmiş tipler olabilirler...
Bence hatalısın...hele o kız arkadaşını dinlemekte çok hatalısın.... kendini de bu kadar önemseme kızım, bugün artık dış görünüşten önce., bir insanın yüreğine, ruhuna ve hatta beynine bak...kültürü, kafası, duyguları, düşünceleri, eğitimi ve terbiyesine önem ver...sen de kendi açından " ben güzelim " diye takılıp kalma, güzellik geçicidir kızım... Dış görünüme çok önem veren insanlar, basit insanlardır…kimin güzelliği baki kalmış ki? birkaç yıl sonra, güzelliğin kalmayınca, ruhunun ve zekanın parlaklığıyla bilgin ve görgünle yoğrulmuş ol ki, övünecek bir şeylerin olsun..
****
Rumuz: Bir Yolu Olmalı
Kayınvalidemin bana anne olmasını hayal etmiştim hep
Sevgili Güzin abla
Sorunuma nerden başlayacağımı bilemiyorum... Uzun zamandır sevdiğim bir erkek arkadaşım var yaklaşık 10 yıldır tanışıyoruz.. Ve evlenmeyi düşünüyoruz.. Beni çok sevdiğinden eminim..Ama bazen bazı kuşkulara kapılıyorum...Sanki onu sevmiyormuşum gibi...ama bunun asıl nedeninin onun ailesinden kaynaklandığını anladım..ben fazla mükemmeliyetçi bir insanım, pürüz olan şeyleri hayatımdan çıkarmak ve hep en doğruyu bulmaktan yana bir hayat felsefem var... Hayatımı da hep bu doğrultuda yaşadım...İşte sorun da burada :erkek arkadaşımın ailesinin çok dağınık olması..annesi ve babası ayrılmış. Annesi ve kız kardeşi birlikte yaşıyorlar. Erkek arkadaşım ise şu an ben ve ailesinden uzakta kendi ayakları üzerinde durabiliyor ve başka bir şehirde yaşıyor. Zeki bir insan.Ama sorun annesi ve kız kardeşinin aşırı derece asosyal olmaları.Yani psikolojik sorunları olan insanlar. Ve insan içine çıkamayacak ilginç davranışlar sergiliyorlar. Evlendiğimde ailesine güveneceğim bir insan olmalı değil mi? Ben yıllar önce annemi kaybettim ve bana anne olacak bir kayınvalide hayali kurdum hep…
Sevgili kızım yerden göğe kadar haklısın...Belki bazen insan prensipleri açısından çok katı olmamalı...ama şu son cümlen beni çok etkiledi inan...Yani benim annem olmadığı için, kayınvalidemin annemin yerini tutmasını isterdim, sözün...bu çok önemli gerçekten...
Ama ne yazık ki, mükemmeliyetçilik insanı çok yıpratan bir duygudur kızım. Bir zamanlar şu ablan da öyle biriydi...ama yıllar geçtikçe bu duygunun beni yıprattığını ve hırpaladığını anladım, kendimi korumaya aldım...ve biraz daha rahatladım...çünkü çevrende o aradığın düzeyde insan bulamıyorsun kolay kolay… çok yıpranıyorsun.
Yine de şunu söylemeliyim, eğer sevdiğin genç gerçekten senin gibi bir insanı kazanmayı başarmış, sana kendini sevdirmiş biriyse, demek ki gerçekten iyi biri ve ondan da vaz geçmemelisin. Ailenin bir erkeğin üzerindeki etkisi inkar edilemez...ama eğer evlenip ailesinden ve buradan uzakta yaşayacaksanız, bir derecede sizi etkilemez bu insanlar...
Sevdiğin gençten vaz geçmeden önce biraz daha düşünmeni öneririm...ama , gerçekten kendine gerçek bir aile ortamı arıyorsan, demek ki bu aile sana uygun değil... Ama hayatta her şey dört dörtlük olamıyor ne yazık ki…
Sana mutluluklar dilerim kızım...
****
Rumuz: Aşık
Birini seviyorsanız ona sıkı sıkıya tutunun, asla bırakmayın.
Sevgili Güzin abla.
Köşeni hep takip ediyorum.Genelde dertlerden,acılardan bahsediliyor.Bende bunların tam tersini sana anlatmak istiyorum.
Ben 19 yaşındayım ve hayatımı 2,5 senedir dolduran biri var.onunla o kadar mutluyum ki bunu anlatması çok zor.Onun yanında kendimi mutlu,huzurlu ve güvende hissediyorum, bu aşk dimi Güzin abla??birini sevmek ona değer vermek ve aynı şekilde karşılını almak.o şuan askerde aradaki mesafe bizi birbirimize daha çok bağladı ve ona karşı sevgim daha da arttı.hani derler ya ''gözden uzak olan,gönülden de uzak olur'' diye ben buna katılmıyorum.Bizim aramızdaki tek sorun üniversite.Ben Üniversiteye gitmek istiyorum ama İstanbul’da okumak istemiyorum o da şehir dışına çıkmama izin vermiyor.ne yapacağım inan bilmiyorum.
Ben buradan bütün sevenlere ''EĞER BİRİNİ SEVİYORSANIZ ONA SIKI SIKI TUTUNUN VE KAYBETMEYİN''diyorum ve herkese söylüyorum Cüneyt seni çoook seviyorum.. A.V
Sevgili kızım;ne mutlu böyle bir sevgi yaşıyorsun...bu yazını insanlara umut olması için yayınlıyorum. Çünkü son zamanlarda hep olumsuz ve mutsuz aşk öyküleri var dünyamızda...Tek sornu Üniversite ise, o da hallolur, bir kez daha dene İstanbul’u...umarım aşkının da verdiği güçle kazanırsın bu yıl...
****
Rumuz: İrem
Beni dövmekle kalmadı, bıçak da çekti
Merhaba ablacım.Yazılarınızı büyük bir özenle her gün takip ediyorum.Çok çaresizim abla.Bundan 5 ay önce benim gibi üniversite öğrencisi olan bir gençle tanıştım.Karşıma öyle çıktı ki,işte ben bu adamla evlenirim dedim.Ancak her şey çok değişti.Ablacım biz onunla tam bir ilişki yaşadık.Bundan 5 gün önce yaptığımız bir tartışma sonucu beni çok üstüme geliyorsun,sinirlerimle oynuyorsun diye kendi evinde öyle bir dövdü ki,dövmekle kalmayıp bıçakla üstüme saldırdı. Komşular polis çağırmışlar,polis geldi. Kapıyı önce açmadı o sırada da beni sakinleştirmeye çalıştı. Neyin içine düştüğümü o an anladım.Anladım ama aileme bulaşmamızdan,yaşadığımız ilişkinin boyutlarını anlatmasından ve aynı şeyleri tekrar yaşamaktan korktuğum için hala birlikteyiz.Beni sevdiğini,ayrılmak istemediğini ona yardım etmemi söyledi.Sadece korktuğum için hiçbir şey yapamıyorum.Lütfen fikirlerinizi benden esirgemeyin.Ondan kurtulmak ölene dek hayatıma yalnız devam etmek istiyorum.Tek sığınabileceğim insan sizsiniz.Lütfen beni yalnız bırakmayın.(Bu arada polise kapıyı açtık ve sadece tartıştığımızı söyledik ve gittiler.)
Aman sevgili kızım, ne yapıyorsun sen... bu genç belli ki normal değil...ciddi bir psikolojik sorunu olmalı...Hiç insan bu kadar basit bir nedenden öldürmeye kalkar mı sevdiğini? Bir psikiyatra görünmeli mutlaka...Ama sonuçta bu onun ve ailesinin sorunu...sen kendini bu ciddi tehditten kurtarmaya bakmalısın. Ailene söylese ne olur, böyle korku içinde yaşanır mı? Sonuçta onlar senin ailen...olayı anlatırsın...seni öldürmeye kalktığını söylersin. Korkudan bir süreden beri beraber olmayı sürdürdüğünü de söylersin...hiç insanın ailesi bu durumda kızına yardımcı olmaz mı? Bence sen bir an önce uzak bir yerlere git, örneğin bir yakınının yanına sığın bir süre...seni unutuncaya kadar. Daha olmazsa ailesine durumunu anlatır, doktora götürmeleri için ikna edersin.
****
Rumuz: Candan/Almanya
Sevgilim öpüşmeyi bile bilmiyor…
Sevgili Güzin ablacım ben 17 yaşında birçok ilişkiyi arkada bırakmış bir genç kızım yaklaşık 2 aydan beri bir erkek arkadaşım var yalnız çok çekingen daha doğrusu öpüşmeyi bile bilmiyor. Ona öğretmek istiyorum ama korkuyorum ona nasıl yardım edebilirim lütfen bana yardim et bu yazıyı kösende yayinla cünkü cevabini ancak oradan okuyabilirim lütfen
Sevgilerimle
Sevgili kızım, sevdiğin genç biraz çekingen olabilir…ama sen de biraz erken gelişmişsin anlaşılan. Henüz 17 yaşında olup da “ pek çok ilişkiyi arkada bırakmış” olmak aslında pek de hoş değil bence...
Genç erkekler her ne kadar bu tür kızlarla beraber olmaktan mutluluk duysalar, pek de memnun kalsalar da, onlara karşı, inan pek saygı duymuyorlar…onlardan söz ederken hiç hoş olmayan sözcükler kullanıyorlar, bunu da bana yazıyorlar…ve ben üzülüyorum. Kısacası bu daldan dala konma durumundan pek hoşnut olduğunu görüyorum…ama bence bir an önce daha ciddi, daha aklı başında ilişkilere girsen, kendini toparlayıp, gerçek bir aşkı arasan daha iyi olur, değil mi?
Sevdiğin gencin öpüşmeyi bilmemesi eğer senin yaşlarındaysa, normal sayılabilir. Bırak ilk yakınlaşmayı o gerçekleştirsin…ona bilmiş bir genç kız ifadesi vermemelisin. Eğer ona değer veriyorsan, sabırlı ve saygılı davranmalısın…
****
Rumuz: Candan/Almanya
Sevgilim öpüşmeyi bile bilmiyor…
Sevgili Güzin ablacım ben 17 yaşında birçok ilişkiyi arkada bırakmış bir genç kızım yaklaşık 2 aydan beri bir erkek arkadaşım var yalnız çok çekingen daha doğrusu öpüşmeyi bile bilmiyor. Ona öğretmek istiyorum ama korkuyorum ona nasıl yardım edebilirim lütfen bana yardim et bu yazıyı kösende yayinla cünkü cevabini ancak oradan okuyabilirim lütfen
Sevgilerimle
Sevgili kızım, sevdiğin genç biraz çekingen olabilir…ama sen de biraz erken gelişmişsin anlaşılan. Henüz 17 yaşında olup da “ pek çok ilişkiyi arkada bırakmış” olmak aslında pek de hoş değil bence...
Genç erkekler her ne kadar bu tür kızlarla beraber olmaktan mutluluk duysalar, pek de memnun kalsalar da, onlara karşı, inan pek saygı duymuyorlar…onlardan söz ederken hiç hoş olmayan sözcükler kullanıyorlar, bunu da bana yazıyorlar…ve ben üzülüyorum. Kısacası bu daldan dala konma durumundan pek hoşnut olduğunu görüyorum…ama bence bir an önce daha ciddi, daha aklı başında ilişkilere girsen, kendini toparlayıp, gerçek bir aşkı arasan daha iyi olur, değil mi?
Sevdiğin gencin öpüşmeyi bilmemesi eğer senin yaşlarındaysa, normal sayılabilir. Bırak ilk yakınlaşmayı o gerçekleştirsin…ona bilmiş bir genç kız ifadesi vermemelisin. Eğer ona değer veriyorsan, sabırlı ve saygılı davranmalısın…
****
Rumuz: Çok seviyorum
Evlilikten söz ediyor ama ailesiyle tanıştırmıyor.
Sevgili Güzin abla öncelikle senin bu kadar sevgi dolu ve bu kadar vicdanlı yüreğini bizlere de açtığın için sana teşekkür ederim. Bir şey daha söylemek isterim ki annenizin resmine baktığım zaman içimi bir huzur kaplıyor hani derler ya kalbi yüzüne yansımış işte öyle. Ablacım benim bir sıkıntım var (aslında o kadar dertler içinde benimki ufak bir şey)1,5 yıldır bir gençle birlikteyim ve çok seviyorum onu da beni sevdiğine eminim. Benimle geleceğe dair hep planlar kuruyor sürekli gelecekten evlilikten bahsediyoruz ama şuan işi yok kendine ait bir işyeri açacak kısa bir süre sonra. Asıl mesele ben evleneceğim insanın ailesini tanımak istiyorum ve o beni tanıştırmıyor gerekçe olarak da işini öne sürüyor. İşim bugün olsun yarın seni tanıştıracağım diyor. Aslında hak veriyorum ama insanız neticede aklıma şüpheler takılıyor acaba beni oyalıyor mu diye. Ne dersin abla sence yanlış mı düşünüyorum. Bana da yardımcı olursan sevinirim. Allaha emanet ol ablacım. Şimdiden teşekkür ederim. Bizler için kendine daha iyi bak.
Dürüst bir erkek işini gücünü kurmadan evliliğe sıcak bakamaz kızım. Bu genç belli ki ailesinden bir şey beklemeyip, kendi işini kurduktan sonra evliliği düşünüyor... Bu yüzden seninle hemen ciddi bir yakınlık kuramıyor... Ailesinden de bir şey istemediği ya da onların belki de bu beraberliğinize karşı çıkabileceği düşüncesiyle, ancak kendine güvenmek istiyor... Bu sıkışık halinde onun başının etini yeme, rahat bırak ki, o da işini bir an önce kursun ve sana beklediğin cevabı versin...ailesini de öyle haberdar etsin… Böyle şimdiden vıdı vıdı yaparsan onu kendinden uzaklaştırırsın, haberin olsun...
Sevgilerimle****
Rumuz: Çaresiz Kız
Bir olay yaşadım hala unutamıyorum, annemle geçinemiyorum
Sevgili, Güzin abla benim kalbim çok kırıldı yazın olan bir olaydan dolayı ve hala o olayın içinde bulunan insanı unutamadım… çok zor nasıl unutacağım söyler misin? Her pazar günü duygularım depreşiyor ve çok üzülüyorum, annemle bu yüzden çok kavga ediyorum… kimse anlamıyor herkes çok küçüksün böyle şeyler için diyorlar. Bu benim sinirimi çok bozuyor ve erkeklere nasıl davranacağımı bilmiyorum her pazar bunalımdayım derdime çare bulur musun bunu yayınlar mısın?
Erkeklere nasıl davranacağını elbette bilemezsin kızım, sen daha 15 yaşındasın... Koskoca kadınlar bile zaman zaman bunu bilemiyor, ne yapacaklarını şaşırıyorlar... Sen henüz yolun başındasın... Zamanla tecrübe kazanıp onları daha iyi anlamayı başaracaksın ama şimdi senin için mutlu olmak, neşeli ve hayat dolu olmak zamanı, böyle karamsarlık değil... taa geçen yazdan beri süren o olay neyse, kafanı bunca zaman işgal etmeye değer miydi acaba? Başkaları aynı derecede üzülüyorlar mı o olaya... Onlar çoktan unutmuş ve keyiflerine bakıyorlardır...
Sevgilerimle.****
Rumuz: Terk Edilmek
Arkadaşım sevdiğim gence eski yaşadıklarımı anlatmış
Sevgili Güzin Abla ben 25 yaşında bekâr bir kızım. Ben bundan 5 yıl önce birine asık olmuştum. Âşık olduğum çocuk benim sınıfımdaydı. Ama ona aşık olduğumu bilmiyordu. Aslında buna pek terk edilmiş denmez. Çünkü çocuk bilmiyor benim ona aşık olduğumu. Ve hiç bir zamanda bilmesini istemiyorum. Çünkü o simdi başka biriyle evli. Zannedersem anlamıştır bakışlarımdan. Ama buraya kadarmış o beni değil başka birini tercih etti. Aramızda sadece 3 yas fark vardı.
Aslında bakarsanız o kişi hakli. Çünkü ondan evvel ben başka birini seviyordum. Onunla da zaten fazla sürmedi. Ve ayrıldık. Onun bir kız kardeşi var Onunla ben hep derlenirdim. Ona bütün kalbimle güvenmiştim ama güvencemi boşa çıkardı. Ve gidip abisine her şeyi anlatmış. Benim eski arkadaşımı. Hâlbuki onunla ayrılalı 4 sene olmuştu. Ama bu onu anlamadı. Bana telefon açtı ve benden ayrılacağını söyledi beynimden vurulmuşa döndüm. Ona herşeyi anlattım ama beni dinlemedi. Ve bu güzel Rüya burada son buldu.
Ona mutluluklar dilerim. Sevgili Güzin abla ne olur bana bir akil ver ve bana yârdim et. Senin yardımına ihtiyacım var. Sevgilerimle
Sevgili kızım, cinsiyet kısmına bay diye yazmışsın, kafam, karıştı bu yüzden... Bilmem neden? Sonuçta birkaç yanlış secim ve şanssız ilişki yüzünden hayata küsmemelisin... Bugünkü ortamda bunlar çok doğal... Ancak son ilişkin yani arkadaşının ağabeyi belki de bu nu bahane etmiş... Çünkü insan bir genç kızı bir dönemlerde biriyle arkadaşlık etti ya da birini sevdi diye terk etmez... Belki de o arkadaşın senin hakkında olur olmaz bir şeyler anlattı bire bin kattı.
Bu arkadaşını tanımış olman da iyi bir şey bundan sonra kimseye pek fazla güvenip tüm yaşadıklarını anlatmazsın...
Henüz çok gençsin... Mutlaka hayatına seni anlayacak ve mutlu edecek birileri girecektir... Ama bu yaşadıkların sana tecrübe olsun, bundan sonra herkese hemen güvenme... Kendini ve yaşadıklarını zaman içinde ona güvendikten sonra anlatmalısın.
Sevgilerimle...****
Rumuz: Ahunaz
Erkek arkadaşımı benden başka herkes çok seviyor
Canım ablacığım ben yeni bir ilişkiye başladım.Hayır kızım,psikolojik bir sorun değil...bir insanı zorla sevemezsin dünyanın en yakışıklı ya da en güzel insanı bile olsa, eğer ona kanın kaynamamışsa, şimdi çok moda deyimle ondan elektrik almamışsan hiçbir şey yapamazsın...Bazen, insan karşısındakini zamanla iyi huyu, sevgisi, düşünceli ve anlayışlı olması nedeniyle sevebilir yavaş yavaş...ama bu illa her zaman böyle olacak denemez. Bu nedenle başkalarının dolduruşuna gelme kızım...kendi kararını kendin ver...Bir süre bu genci tanımaya çalış...ona da kendine de zaman tanı ama baktın ki, olmuyor...Evlilik ve sevgi acıma duygusu üzerine kurulamaz...ona acıdığın için evlenecek değilsin elbette...
****
Rumuz: İpek
Ailem lise mezunu olduğu için Sevdiğim genci beğenmiyor.
Merhaba Güzin abla;gazetenizdeki köşenizi takip ederim.ve sizi gerçekten takdir ediyorum. Size yazacağım aklıma gelmezdi.ama bir web sayfanızın olması beni sevindirdi.
Ben üniversite mezunu 23 yaşında bir kızım.Okumuş eğitim durumu ve maddi durumu gayet iyi bir ailenin kızıyım. 6 senedir bir ayrılıp bir barıştığım fakat hiçbir zaman kopamadığım bir erkek arkadaşım var.hali vakti yerinde kendine ait bir işi var.Ailesi çok hoş kibar insanlar.fakat ailem bu ilişkime şiddetle karşı çıkıyor.Sebep ise onun lise mezunu olması. Bizim kadar zengin olmamaları…Başka hiç bir sebep yok.ama kesinlikle kabul etmiyorlar ve beni çok sıkıştırıp zorluyorlar.Tanımak isteğinde bile bulunmadılar.Daha görmeden bir insan için bu kadar önyargılı olmaları beni çok yıprattı. bu durumdan erkek arkadaşımın da haberi var ve ne yapacağımı bilemiyorum.dışarı çıkarken devamlı yalan söylemek zorunda kalıyorum ailemi aldatmak hiç hoşuma gitmiyor ama beni bu duruma kendileri zorladılar.Yarın evlenmek isterse eğer benimle k,i gayet ciddi bir beraberliğimiz var, artık ailemi karşıma almak istemiyorum ama sevgilimle de mutluyum…Acaba doğru yolda mıyım; ailem haklı m,ı ilerde kültür çatışması yaşar mıyız?.onlarla konuşamıyorum çünkü beni dinlemiyorlar bile.özellikle babam ki, annemin de eksik kalır yanı yok bu konuda çok sertler.Onlarla konuş anlat deme lütfen bana başka bir çıkış yolu bulur musun?..
Sevgili kızım, konuş anlaş demek çok mu kötü, insanlar ancak konuşarak anlaşabilirler bana göre...Ailene karşı çıkma ama, sevdiğin genci de sırf eğitiminiz farklı diye kaybetme elbette. Bence sorun eğitiminden çok ailen maddi durumu çok daha iyi bir damat bekliyor olmalı. Kendilerine böyle birini sana uygun görüyorlar sanırım...İnsanların bu aşırı maddiyata merakı beni gerçekten üzüyor...çevreye baktıkça, insanların giderek gerçekten çılgın bir maddiyat merakına kapılmış olduklarını aşırı bir tüketim çılgınlığına kapıldıklarını görüyorum...bu çok üzücü...çünkü bu insanın ne kadar mutsuz olduğunu gösteriyor aslında...insanları küçümsemek, kendini üstün görmek, böbürlenmek aslında Allah katında da en büyük günahlardan biridir. Allah insana her zaman tevazuu önermiştir...
Aileni etkilemek için onlarla güzel güzel konuş örnekler ver...paranın mutluluk yaratmayacağını, ayrıca sevginin yerini tutamayacağını anlat..Lise mezunu ya da Üniversite mezunu, önemli olan uyuşmanız değil mi? Üstelik Üniversite mezunları bile iş bulamazken, bak bu gencin kendi işi varmış? 23 yaşındasın...sonuçta onunla istediğin zaman evlenirsin.Kimse de bir şey diyemez...ailen seni kaybetmek istemiyorsa, biraz da seni dinlemeli.
umarım beklediğin mutluluğu bulursun.
****
Rumuz: Esmerkız
İlişkiye başlamak için erken mi?
Sevgili Güzin teyzecim,
Benim 3 senedir kendisiyle çok iyi anlaştığım bir çocukluk arkadaşım var.beni çok sevdiğini her defasında söylüyor ve bunu da gösteriyor.aramızda 3 yas fark var.ve biz artık beraber olmak istiyoruz.sizce daha erken mi sayılır?ve de ilk anda kan gelmesinden çok korkuyorum.umarım bana yardımcı olursunuz.teşekkür ederim!!
Sevgili kızım, sanırım 14 yaşındasın…3 yıldır yani 11 yaşından bu yana tanıdığın bu gençle çocuk yaştan beri tanışıyor olabilirsin. Ancak henüz aşk, sevgi , cinsellik ve doğum kontrolü hakkında pek bir şey bildiğini sanmıyorum.Kendini böyle balıklama bir ilişkinin kucağına atarsan, daha sonra çok üzülebilirsin… Kan gelmesinin önemi yok, kızım, ama asıl ondan sonra olabilecekler önemli… Senin şimdi romantik, güzel bir sevgi yaşama dönemin…Hayatta her şeyi zamanında yaşamak gerekir…yoksa hiçbir şeyin zevkine varamazsın…bence acele etme, yoksa seni ömür boyu üzecek olaylar karşılaşabilirsin…Sevdiğin genç de eğer seni gerçekten seviyorsa, bu konuda ısrarlı davranmaz…sevgi fedakarlık gerektirir.
****
Rumuz: Sevmeyi bilsen keşke
Sevginizin karşılık bulmasını istiyorsanız, dış görünüşe değil duygulara önem verin
Merhaba Güzin abla.öncelikle başarılılarının devamını diliyorum.benim derdim :hayatı seviyorum sevilmeye değer biri olduğuma da inanıyorum.insanların ve de hayatın yaşanabilir yönlerini arıyorum.ben 24 yaşındayım ama yaşımdan daha çok genç gösteriyorum bu sebepten dolayı da kendi yaşıtlarım la ilişkilerde hep sorun yaşıyorum 24 yaşında olduğuma inandıramıyorum.gerçekten kimseyi aldatmak vakit geçirmek karşımdaki kişiyle oynamak amaçlı bir ilişki aramıyorum.Eğer ki bu mektubumu yayınlarsan buradan bütün yaşıtım hanımlara seslenmek istiyorum bana biraz güvenin sevginizin gerçektende karşılık bulmasını istiyorsanız görünüşe değil de insanın duygularına bakın.evet Güzin abla senden isteğim bu..
Sevgili oğlum, duygu ve düşüncelerini paylaşıyorum...dediğin gibi bu dünyada artık insanlar biraz da maddi değerlere, dış görünüme değil de, manevi değerlere ve ruh yüceliğine, duygulara önem verseler her şey güllük gülistanlık olurdu...
Mail adresini yayınlıyorum...belki seninle aynı duyguları paylaşanlar olabilir.Sana yazarlar.Mail: sevmeyi_bilsen_keske@hotmail.com
****
Rumuz: Rüzgar
Sekse çok düşkündüm ama eşim bana sapık diyor
Sevgili Güzin abla seni senelerdir okurum benim bir problemim var ben evli idim Amerikalı bir kadınla boşandım ve evime gelen bir kadınla ilişkiye girdim ve daha sonra evlendim cinsel hayatim çok ama çok iyiyiydi fakat simdi bir problem yaşıyorum eski cinsel ilişkim yok nedenini bilmek istiyorum ama bundan iki sene önce biraz parasal sorunlarım oldu belki diyorum kafama çok taktım çünkü evi de sattım ticareti de bıraktım su an çalışmaktayım fakat o dönemdeki kazancım olmuyor... belki parasızlık mı acaba ben 8 senelik evliyim 2 çocuğum oldu ben eskiden günde 2 kere yada bir defa ilişkiye girerdim ama simdi haftada 2 kere belki ben seksi çok seven biriyim olmadığı zaman sinir sistemlerim bozuluyor fakat ilişkimizde bir zedelenmiş bir şey var yine birbirimizi çok seviyoruz fakat esim bana sapık diyor lütfen cevabınızı bekliyorum.
Sevgili oğlum, elbette insanlar evlilik yıllarının ilk heyecanındaki gibi bir performans sergileyemezler. Ayrıca evlilik dışı ilişkiler, insanın cinsel hayatını zaman zaman olumsuz etkiler...hatta doktorlar kalp hastalarına ya da hasta olmaktan korkanlara eşlerinden başka bir kadınla ilişki kurmaktan kaçınmalarını söylerler...Ayrıca beni bağışla ama, yaşın da artık günde 2- 3 kez cinsel ilişki yaşamak için eskisi kadar genç değil. 40 yaşından sonrada elbet bir gerileme olacaktır bu çok normal.
Bir de maddi sorunların olduğunu söylüyorsun, eh bu da önemli tabii...Çünkü şunu unutma, cinsellik tümüyle kafada başlayan ve insanın psikolojik durumuyla yakından ilişkili bir davranıştır. Yine de eşinin sana sapık demesini doğru bulmadım…eminim bu da seni olumsuz etkiliyordur.****
Rumuz: Tuba
İstanbulda Çalışıyorum ama burada kalmaktan hiç memnun değilim.
Size öncelikle sevgi ve saygılarımı gönderiyorum. Sizden bir ricada bulunmak istiyorum eğer sizin için mümkünse lütfen sevgili annenize benden selam söyleyip ellerinden öper misiniz. O nun hayat hikayesini okudum çok etkilendim ve nedendir bilmem çok sevdim.bu benim çok duygusal bir yapıya sahip olmamdan dolayı da kaynaklanıyor olabilir.
Ben 18 yaşındayım.okuldan geçen yıl mezun oldum.İstanbul’da sekreter olarak çalışıyorum. Ailem memlekette yaşıyor..Bende burada amcamlarda kalıyorum. inanın bana Güzin ablacım bana amcamlarda üste para verseler gene de kalmam ama şu anda hiç ama hiç huzurum kalmadığı halde onlarla beraber kalmak zorundayım.Memleketimi,arkadaşlarımı,oradaki yaşantımı öyle özledim ki bunları sözlerle ifade etmek inanın benim için çok zor. Neden memleketine ailenin yanına dönmüyorsun kızım diye sorarsan; dönemiyorum çünkü;ben burada aşık oldum hem de patronumun oğluna.
Ne yapacağımı inanın hiç bilemiyorum.lütfen bana yardımcı olun. Ona duygularımdan bahsetmedim.buna cesaret edemem.ondan olumsuz cevap almaktan korkuyorum.
Önce annem için yazdıkların için sana teşekkür ederim kızım. Ne yazık ki o mükemmel kadın şimdi çok zor koşullarda yaşıyor…Patronunun oğluna aşık olmana gelince, aman kızım bu tehlikeli bir aşk...Genelde patron oğulları, çalışan kızlarla gönül eğlendirme eğilimindedirler...seni üzebilir, hayatını alt üst edebilir...çok dikkat etmelisin.
Amcanda kalmaktan hoşlanmıyorsan, bir arkadaşınla birlikte bir ev tutup taşınamaz mısın? ama tabii bunun için önce anne ve babandan izin almalısın...Sevgilerimle
****
Rumuz: Carneva
Şimdiye kadar hep kızlar tarafından aldatıldım, kandırıldım
Merhaba Abla Ben Carneva Sana söz etmiştim ya. Abla Efendi Güzel huylu Bir arkadaşa İhtiyacım var. Kendimi çok yalnız hissediyorum...Bugüne Kadar Hangi Kizla çıktımsa Hep Kandırıldım Aldatıldım. Bana Yardimci Olursan cok sevinirim.. Mailim Bendateme21@hotmail.com
Sevgili oğlum, şimdi bakıyorum kızlar da aldatıyor, kandırıyorlar erkekleri...Aslında çok yazık, bu güzelim dünyada karşılıklı sevgi ve saygıyla mutlu olmak varken, bu nasıl bir ilişkidir bilemiyorum..
Mail adresini yayınlıyorum...Kızlara güvensizliğini dile getirmiştin bana...İşte umuyorum, okurlarım arasında güvenebileceğin, gerçekten iyi yürekli bir arkadaş bulursan kendine çok sevineceğim...bana mutluluk haberlerini yazmayı unutma...****
Rumuz:
Üç yıllık beraberlikten sonra beni arkadaşımla aldattı.
Merhaba Güzin abla ben sevdiğim biriyle üç yıldan bu yana beraberdik ama ta ki ben onun beni en yakın arkadaşımla aldattığını öğrenene kadar ondan hemen ayrıldım kız arkadaşımla ve onunla bir yıllı aşkın süredir görüşmüyordum bir gece beni aradı ve yaptıklarının yanlış olduğunun farkına vardığını , onu affetmemi istedi ben çok kararsızım onu seviyorum ama beni en yakın kız arkadaşımla aldatmasına göz yumamıyorum bana bir yol gösterin lütfen.Onu çok seviyorum fakat geri dönemiyorum.
Elbette sevgili kızım,
kırılmışsındır. Böylesine bir ihaneti kolay kolay hiç kimse
kabullenemez...Burada hem sevdiğin genç, hem de kız arkadaşın aynı
derecede hatalı...Hele kız arkadaşının ihaneti kolay kolay
hazmedilecek gibi değil. Ne kız arkadaşınla , ne de bu gençle artık
görüşmek sana hayır getirmez. Ona inanma...bunu bir kez yapan bir
genç, eminim tekrarlar...bu defa ya bir başka kız arkadaşın ya da
hiç tanımadığın biri olabilir...ama demek ki sana ciddi olarak bağlı
değilmiş...tıynetsiz bir insanmış, dürüst değilmiş....
Bence onu yeniden kabul etmemelisin...ama yine de sen bilirsin.
****
Rumuz: ahtbayar@yahoo.com
Görünümümden beğeniyorlar, ama özel şoför olduğumu öğrenince vaz geçiyorlar
Merhaba Güzin abla , her gün gazetedeki köşeni ilgi ile takip ediyorum ,daha öncede gönderdiğim bir iki maili yayınlamadın ama olsun sıcacık yüreğinle insanların dertlerini paylaştığın için Allah seninde her şeyi gönlüne göre versin.. ben 29 yaşında bir gencim , yasak aşk rumuzlu okuyucunuzun yazısını okuduktan sonra size yazmak istedim , bu hanım arkadaş ve onun durumuna düşen diğer hanım arkadaşlara bir çift sözüm var , her insan zengin olmak hayatını rahat bir şekilde idame ettirmek ister ama maalesef bu hayat şartlarında pek mümkün değil, bu gerçeği zengin koca bulma umuduyla aşmaya çalışan kızlarımız önlerine çıkan ilk zengin iş sahibi patron erkeğe aşık olduklarını(!) zannederek ( kesinlikle paranın ve lüksün büyüsüne kapılıyorlar) kendilerini teslim ediyorlar , oysa çevrelerinde nice gerçekten sevecek delikanlı var , ama bunları tercih etmiyorlar neden mi örnek vereyim , ben işim gereği (makam şoförü)çok düzgün ve temiz giyinirim elim ve yüzümde düzgün olduğu için özgüvenim yüksek bundan dolayı rahatlıkla insanlarla iletişim kurabiliyorum , bir kızla tanışıp ikinci buluşmamızda işimi öğrenince bir daha görüşmek istemiyorlar kısacası yetinmeyi bilmiyorlar bu yüzden bu durumdakilere söylenecek pek söz yok sanırım , söylenecek tek söz duygu sömürüsü yapmak için hor gördüler sevmediler kendimi yalnız hissediyorum demesinler ne yaparsan onu biçersin kader diyerek işin içinden çıkılmaz yetinmeyi bilmek lazım.. saygılarımla..
Sevgili oğlum her
mesleğin bir saygınlığı vardır... Belki bugün artık sadece para önem
kazanıyor ama, eskiden büyüklerimizden duyduğumuz, hayatını
namusuyla kazandıktan sonra, hangi mesleği seçersen seç... Evine
para götürüp, çocuğunun, çoluğunun rızkını temin ettikten sonra,
küçük görülecek, hiçbir meslek yoktur...Sana bu şekilde davranan
küçükhanımlar da demek ki, burun büyüklüğü içindeler... Çok üst
düzeydeki kişilerle evlenme hayali içindeler...Ne diyelim, Allah
gönüllerine göre versin...ancak bu düzeydeki insanlar da kendilerine
uygun hanımlar ararlar...tabii ki denk düşmek de önemli, ama işte
mail adresini yayınlıyorum...senin gibi aklı başında, dürüstçe
hayatını kazanan, yakışıklı ve efendi bir genci beğenip, evlenmeyi
hayal edecek pek çok genç kız vardır elbette okurlarım arasında...
Bu nedenle yazını sitemde yayınlıyorum.
****
Rumuz:
Çok kıskancım, bu yüzden nişanlımdan ayrıldım, bana küfür ediyordu
Merhaba Sevgili Güzin Abla,
7 ay önce görücü usulü bir gençle tanıştım iki kere oturup konuştuk ve birbirimize aşık olduk ve nişanlandık ilk başlarda her şey rüya gibiydi.Allah’ıma şükrediyordum Hayallerimdeki erkek çıktı karşıma diye o kadar mutluydum ki aradığım bütün özellikleri taşıyordu üç ay mutlu bir şekilde devam etti fakat sonra o çok değişti ben aşırı derecede kıskanç bir kızım onu bu kıskançlıklarımla çok sıkmaya başlamıştım ve o da değişmişti bana karşı artık eskisi gibi aramıyordu konuşmalarımda şüphe sezdiği anda küfür etmeye başlıyordu çok değişmişti ve sonunda beni artık sevmediğini söyledi ben ayrılmamak için günlerce yalvardım bana karşılığında şartlar sundu düğün değil nikah yapacakmış oysaki başlarda düğünümüzü hayal ediyorduk eşyaları ailesi alacaktı bana hangi eşyayı alırlarsa alsınlar sesini çıkarmayacaksın dedi beni günde belki 20 kere arayan kişi artık bir kere bile zor aramaya başladı ve sonunda ayrıldık iki ay oldu ben hala onu unutamıyorum ben onu çok sevmiştim ama kahretsin çok kıskancım belki de hep bu yüzden böyle oldu ama onunla tekrar birlikte olmak istiyorum aklımdan ilk günlerimiz o mutluluğumuz hiç çıkmıyor aramayı düşündüm bir kez aradım sadece ayrıldığımıza pişman mısın diye sordum yok niye olayım dedi sadece bunu sormak için aradım dedim ve oda telefonu yüzüme kapattı ben pişmanın diyemedim aslında onun suçu benimkinden çok ama o ilk günler çıkmıyor içimden ne olur yardım et Güzin abla çok kötü durumdayım onu aramalı mıyım?
Hayır kızım aramamalısın. Evlenmeden önce sana bu kadar kötü muamele eden, sebep ne olursa olsun sana küfür eden bu adam, ilerde seni öldüresiye döverse hiç şaşmam. Doğrusunu istersen bu kadar olay yaşadıktan sonra hala bu adamı sevebilmene de şaşıyorum...bir kadının gururu ve onuru olmalı. Kıskançlık tamam, bu da senin bir kusurun olabilir. ama, eğer bu kıskançlık seni bu kadar aşağılayacak, küfürlere yol açacak düzeyde bile olsa, bu genç adamın da çok normal olmadığını gösterebilir. Tabii tüm gerçeği bilemiyorum, ancak yazdıklarından yola çıkarak bunları söylüyorum...ama anladığım kadarıyla zaman geçince sen onun yaptıklarını unutmuş, şimdi kendi kendini suçlamaya başlamışsın.
Sen de kıskançlığın kötü bir huy olduğunu bu şekilde daha iyi anlamışsındır...ama her ne olursa olsun , hiç kimsenin sana kötü muamele etmeye hakkı yoktur. Bunu unutma.
Üstelik sana telefonda pişman değilim, diyorsa daha hala ne bekliyorsun...Kendini bu kadar ezdirmemelisin.
****
Rumuz: Gece Gözlü
Telefonda tanıştık, bir türlü gelip beni görmüyor
Sevili Güzin abla benim sorunum biraz karışık ben bir arkadaşımın aracılığı ile birisiyle tanıştım, daha doğrusu telefonla tanıştık, daha birbirimizi görmedik. Kendisi ordu mensubu ona resmimi gönderdim, beni beğendiğini söyledi Kendisi benimle tanışmak için geleceği için resmini göndermedi bayram tatili olduğu için hiç görmediği ablasının yanına Ankara'ya geleceğini beni de görüp öyle gideceğini söylemişti Ankara'ya geldi ama ben İstanbul’da oturuyorum bu arada kendisi Elazığ'da görev yapıyor. Ablasının sorunları olduğunu birkaç gün daha kalacağını söyledi bu sorunu bahane etti daha sonra sorunu çözdüğünü bu seferde arabasını vurduğunu söyledi bu yüzden gelemeyeceğini, söyledi şimdi Elazığ da görevinin başına döndü. Kısacası beni görmeden gitti Aradığımda bana evlenme teklif ediyor.( ben ona ciddiysen görüşelim demiştim) yakında geleceğini söylüyor. Şimdi yeni hat alacağım, diyerek telefonunu da kapattı. Haftada bir gün arıyor, hat alırsa sınırsız görüşebilecekmişiz …Hep aynı şeyleri söylüyor… yakında geleceğim ,çok yakında diyor. Ona güvenim kalmadı yorgun düştüm bana yalan söylediğini düşünüyorum onunla son kez konuşup geleceği tarihi bildirmezse ayrılmayı düşünüyorum ama kararsızım. Bir şirkette sekreterlik yapıyorum bana akıl verir misiniz? Ne yapacağımı bilmiyorum.
Kızım, sen de anlamışsın, bu genç seni oyalıyor...bir ihtimal evli bile olabilir...bunları düşün ve daha hiç tanımadığın bu gençten bence vaz geç...hiç üstüne düşme...tanımıyorsun, etmiyorsun, nasıl biri onu bile bilmiyorsun...Allah’ını seversen onun için üzülmeye değer mi ? Seni atlattığı ortada...bir türlü fırsat bulup gelemiyorsa bir nedeni vardır... Belki de kendine güvenemiyor…sana resim göndermemesinden belli. Hele şu cep telefonunu değiştirme işine bayıldım...yalanın kuyruklusu olmalı bu da...
****
Aşk ve sevgi yaşamın temel taşlarıdır…Aşk heyecan ve arzularla bütünleşmiş olduğundan, bir süre sonra yüreklerden uçup gidebilir…ancak sevgi daha kalıcı, daha köklü ve daha duygu yüklüdür. Gençlerin ilişkilere bakış açısının giderek yüzeyselleştiğini görüyor, üzülüyorum. Bugün artık, o eski romantizm yok olup gitti. Duygular da tüm hayatımız gibi katılaştı..
Gençleri sürükleyip götüren içgüdüler, cinselliğin çağrısı…Bir yandan da televizyonlarda, dergilerde, gazetelerde, sinemada her yerde kafaları karıştıran aşırı bir özgürlük. Ama bu özgürlük evde yok. Aile ortamında yok, belki evlenmeyi düşündüğü gençte de yok.. Tabii bu da büyük bir çelişki ve bunalım yaratıyor…